Dr. Hikmet Kıvılcımlı Ölümünün 51. Yılında Yolumuzu Aydınlatmaya Devam Ediyor

Türkiye Sosyalist Hareketinin önderlerinden, geleneğimizin kurucu önderi Doktor Hikmet Kıvılcımlı’nın ölümünün 51. yıl dönümündeyiz.

Türkiye’de Marksist-Leninist düşüncenin yayılıp gelişmesinde öncü rolü oynayan Hikmet Kıvılcımlı, çeşitli yayınevlerinin kuruluşunu sağlayıp Marx, Engels ve Lenin’in eserlerini Türkçeye çevirerek yayınlanmalarını sağlamıştır.

Kıvılcımlı sosyalizm mücadelesinin teorisini “Batı” odaklı okumakla sınırlı kalanların aksine, yaşadığı toplumun orijinalitesini yakalamaya çalışmış ve ortaya koyduğu tezlerle bu konuda da öncü olmuştur.

İşçi sınıfının varlığının tartışıldığı, hatta yok sayıldığı zamanlarda Kıvılcımlı, sosyalizme sarsılmaz inancıyla, işçi sınıfının varlığında ve mücadelesinde ısrar etmiştir.

Her yazısına ve konuşmasına “Başta işçi sınıfımız gelmek üzere” sözüyle başlayarak sınıfın devrimci gücüne olan inancını ve bağlılığını vurgulamış, böylece sosyalizm mücadelesindeki duruşunu net olarak ortaya koymuştur.

Kürt halkına yönelik imha, inkar ve asimilasyon politikalarını deşifre etmekten İslam’a yönelik dar ve pozitivist yaklaşımını eleştirip İslam’ı tarihsel materyalizm yöntemiyle ele almaya kadar çeşitli konularda Marksizmin derinleştirilmesine katkıda bulunmuş olan Kıvılcımlı, aynı zamanda Türkiye güncelliğinin anlaşılmasında bugün de geçerli olacak bir kılavuz bırakmıştır.

Kıvılcımlı Marksist-Leninist teorinin pratikle birlikteliğinin nasıl olacağını da göstermiştir.

Daha 17 yaşında Yörük Ali Efe çetesine katılarak emperyalizme karşı mücadele veren Kıvılcımlı, 19 yaşındayken Türkiye Komünist Partisi’ne katılmıştır.
1925’te yani 23 yaşındayken TKP Merkez Komitesi’ne gençlik sorumlusu olarak seçilmiştir.
Bu mücadeleci kişiliğini yok etmek isteyen devlet çeşitli davalarla Kıvılcımlı’yı yıldırmaya çalışmış, fakat Kıvılcımlı her defasında komünist ve devrimci duruşunu ortaya koyarak bu saldırılara gereken cevabı vermiştir.

Toplamda 22,5 yıl hapishanede kalmasına karşın, hapishaneleri her defasında üniversiteye çevirerek “Kızıl Profesörlerin” yetişmesini sağlamıştır.

Kıvılcımlı her türlü tasfiyeciliğe rağmen her daim örgütlü mücadelede ve örgütlü olmakta ısrar etmiş; 1954 yılında legal Vatan Partisi’nin, 1967’de İşsizlik ve Pahalılıkla Savaş Derneği’ni (İPSD) kurulmasını sağlamıştır.

İşçi sınıfına ve sosyalizme olan sarsılmaz inancı, arayışçılığı ve kuruculuğuyla “taktikte kıvraklık prensipte bükülmezlik ilkesini” adeta kendi yaşamının amentüsü yapan Doktor Hikmet Kıvılcımlı, sürekli devrimin güncelliğini arayan, sadece dünün değil bugünün ve yarının devrimcisi olan davranış ve düşünce önderi olmayı başarmıştır.

Partimiz onun başlattığı çizgide yol almaya, onu anlamaya ve mücadele içerisinde yaşatmaya var gücüyle devam edecektir. Demokratik cumhuriyeti kuracağımıza, sosyalizme ulaşana dek mücadele edeceğimize onun hatırası önünde söz veriyoruz.